BEŞİKDÜZÜ

Yukarıda bir tepe var,

Beşikdağ,

Dağ diyorlar tabii;

Çok heybetli bakıyor,

Açmış kollarını

Kükreyen bir aslan misali,

Elbiseleri yem yeşil,

Karadeniz’e bakıyor bir yüzü

Çünkü,kucağında BEŞİKDÜZÜ.

Yeşilin her tonu katmerli,

Bulut bulut kabarıyor

Adeta,

Bu yeşil yumağın içinde

Nineler,bacılar,

Sırtları sepetli, elleri nasırlı,

Yinede güler yüzlü,

Çünkü onların,

Kalbidir BEŞİKDÜZÜ,

Gideriz yaylalarına,

Sevinçle,neşeyle,umutla,

Çam kokusu,tirmitler,böğürtlenler,

Görünür uzakta ninem

Süslenmiş ineği,öküzü,

Sarılıp çok içten

Karşılar bizi,

Bir başkadır BEŞİKDÜZÜ.

İki yaşlı çınar görüyorum,

Birinin başı karlı,

Diğerinde Ata kalpağı,

İkisi de dimdik ayakta,

Kravatın incecik düğümü,

En üst düğmeye yapışmış,

Pantolonlar ütülü,

Sesinizi duyuyor gibiyim,

Çünkü onlar köy enstitülü,

Günlük traşlıdır yüzü

Kültürde tarihtir BEŞİKDÜZÜ.

Komşumuz Eynesil.Vakfıkebir,

Aramızda sadece Çamlıkdüzü,

İnanın,inanın ki herkese,

Kucak açar BEŞİKDÜZÜ.

Ben bir öğretmenim,

Dost olurum içten,

“Nerelisin?”Diye sorar ya

İnsan,

Birden al al olur yüzü,

Çünkü duyduğu söz BEŞİKDÜZÜ.

                                                                                                                                   Köksal KARACA

                                                                       ANA SAYFA                                      Takazlı İlköğ.Ok.Md.